Ay’ın kökeni |
|
Standart dev-etki hipotezi, Theia adı verilen Mars
büyüklüğündeki gövdenin proto-Yer’i etkilediğini, Yer’in etrafında büyük bir
enkaz halkası meydana getirdiğini ve daha sonra Ay'ı oluşturmak için
toplandığını öne sürüyor. Bu çarpışma aynı zamanda Yer’in 23.50
eğimli eksenine ve mevsimlere neden oldu. Ay'ın oksijen izotopik oranları
temelde Yer’inkiyle aynı görünüyor. Çok hassas bir şekilde ölçülebilen oksijen
izotopik oranları, her solar sistem için benzersiz ve farklı bir imza verir.
Theia ayrı bir protoplanet olsaydı, muhtemelen proto-Yer’den farklı bir oksijen
izotopik imzaya sahip olurdu; tıpkı fırlatılan karışık bir malzeme gibi.
Ayrıca, Ay'ın titanyum izotop oranı (50Ti / 47Ti)
Yer’inkine o kadar yakın (~ 4 ppm) görünüyor ki, çarpışan cismin kütlesinden
herhangi biri muhtemelen Ay'ın bir parçası olabilirdi.
4.6 milyar yıl önce, Solar Sistem'n oluşumunda proto-Yer’in
büyük uyduları olmadığını varsayan bazı teoriler, Yer’in temelde kaya ve lav
olduğunu belirtir. Mars büyüklüğünde erken bir protoplanet olan Theia, Yer’e
öyle bir çarptı ki, Yer’den önemli miktarda malzeme fırlattı. Bu malzemelerin
bir kısmı uzaya kaçtı, ancak geri kalanı Yer etrafındaki yörüngede bulunan tek
bir küresel cisimde (body) birleşerek Ay'ı yarattı.
Ay'da çinko izotoplarının tükenmesi üzerine 2012 yılında
yapılan bir araştırma, Yer ve Ay için dev-etki kökenini destekledi.
2013 yılında, lunar magmasındaki suyun ‘karbonlu
kondritler’den ayırt edilemeyeceğini ve izotopik bileşimdeki Yer ile neredeyse
aynı olduğunu gösteren bir çalışma yayımlandı. (karbonlu kondritler: en az 8
bilinen grup ve birçok gruplanmamış göktaşı içeren bir kondritik göktaşı
sınıfı)
Lunar kökenlerinin daha karmaşık olduğu yönündeki artan bir
anlayışla dev-etki hipotezine Eylül 2013'te yeniden itiraz edildi.
2011: 2011'de, 4.5
milyar yıl önce ikinci bir ayın var olduğu ve daha sonra Ay'ın oluşumundaki
toplanma sürecinin bir parçası olarak Ay'ı etkilediği teorisi ortaya atıldı.
2013: Yalnızca
bir olasılık olarak sunulan bir hipotez, Yer’in Ay'ı Venüs'ten ele
geçirmesiydi.
2017: Apollo 14
Zirkon fragmentlerinin uranyum–kurşun tarihlemesi (radyometrik tarihleme
şemaları), Ayın yaşının yaklaşık 4.51 milyar yıl olduğunu göstermektedir.
2020: NASA'nın
Lunar Reconnaissance Orbiter (LRO) uzay aracındaki Minyatür Radyo Frekansı
(Mini-RF) cihazının araştırmacılarından oluşan bir ekip, Ay'ın alt yüzeyinin
demir ve titanyum gibi metaller açısından bilim adamlarının sandığından daha
zengin olabileceği sonucuna vardı.