Fizikte kırmızıya kayma (redshift), bir nesneden gelen
elektromagnetik radyasyonun (ışık gibi) dalga boyunda bir artışa uğradığı bir
olgudur. Radyasyon görünür olsun ya da olmasın, ‘kırmızıya kayma’, dalga ve
kuantum teorilerine uygun olarak, dalga frekansı ve foton enerjisinde
bir azalmaya eşdeğer bir dalga boyunda artış anlamına gelir.
Ne yayılan (emitlenen) ne de algılanan ışık zorunlu olarak kırmızıdır;
bunun yerine, bu terim, daha uzun dalga boylarının, görünür spektrumun en uzun
dalga boylarına sahip bölümünde bulunan kırmızı olarak insan algısını ifade
eder. Kırmızıya kayma örnekleri, bir X-ışını olarak algılanan bir gama ışını
veya başlangıçta radyo dalgaları olarak algılanan görünür ışıktır.
Kırmızıya kaymanın tersi, dalga boylarının kısaldığı ve
enerjinin arttığı mavi kaymadır (blueshift). Ancak, kırmızıya kayma daha yaygın
bir terimdir ve bazen mavi kayma, negatif kırmızıya kayma olarak adlandırılır.
Astronomi ve kozmolojide kırmızıya kaymanın üç ana nedeni
vardır:
1.
Nesneler uzayda birbirinden uzaklaşır (veya
birbirine yaklaşır). Bu, Doppler etkisinin bir örneğidir.
2. Uzayın
kendisi genişliyor ve genişlerken uzaydaki konumlarını değiştirmeden nesnelerin
ayrılmasına neden oluyor. Bu kozmolojik kırmızıya kayma olarak bilinir.
Yeterince uzak olan tüm ışık kaynakları (genellikle birkaç milyon ışıkyılı
uzaklıkta), Yer’den uzaklıklarındaki artış oranına karşılık gelen kırmızıya
kayma gösterir (Hubble yasası olarak bilinen).
3.
Gravitasyonal kırmızıya kayma, uzay zamanını
bozan ve ışık ve diğer partiküller üzerinde bir kuvvet uygulayan güçlü
gravitasyonal alanlar nedeniyle gözlemlenen göreceli bir etkidir.
Kırmızıya kayma ve maviye kayma bilgisi, Doppler radarı ve
radar tabancaları gibi çeşitli karasal teknolojileri geliştirmek için
kullanılmıştır. Kırmızıya kaymalar, astronomik nesnelerin spektroskopik
gözlemlerinde de görülür.
Uzay-zaman düz olduğunda yakındaki bir nesnenin kırmızıya
kaymasını hesaplamak için bir özel rölativistik kırmızıya kayma formülü
kullanılabilir. Bununla birlikte, kara delikler ve Big Bang kozmolojisi gibi
birçok bağlamda, kırmızıya kaymalar genel rölativite kullanılarak
hesaplanmalıdır. Özel rölativistik, gravitasyonal ve kozmolojik kırmızıya
kaymalar, çerçeve dönüşüm yasalarıyla anlaşılabilir. Saçılma ve optik etkiler
dahil olmak üzere elektromagnetik radyasyon frekansında bir kaymaya yol
açabilecek başka fiziksel prosesler vardır; ancak, ortaya çıkan değişiklikler
gerçek kırmızıya kaymadan farklıdır ve genellikle bu şekilde anılmaz.
Güneş'in görünür spektrumundaki absorpsiyon
çizgileriyle karşılaştırıldığında (solda), uzak galaksilerden oluşan bir
üstkümenin (supercluster) görünür spektrumundaki absorpsiyon çizgileri (sağda);
oklar kırmızıya kaymayı gösterir, dalga boyu (l) kırmızıya ve ötesine doğru artar (frekans azalır). |
https://en.wikipedia.org/wiki/Redshift
5 Kasım 2020