Nükleer Güç (nuclear power)

Nükleer enerji, elektrik üretmek için nükleer reaksiyonların kullanılmasıdır. Nükleer enerji, nükleer fisyon, nükleer bozunma ve nükleer füzyon reaksiyonlarından elde edilebilir. Günümüzde nükleer enerjiden elde edilen elektriğin büyük çoğunluğu, nükleer santrallerde uranyum ve plütonyumun nükleer fisyonundan üretiliyor.

Voyager 2 gibi bazı uzay sondalarındaki radyoizotop termoelektrik jeneratörleri gibi niş uygulamalarda, nükleer bozunma prosesleri kullanılmaktadır. Kontrollü füzyon gücü üreten reaktörler 1958'den beri çalıştırılmaktadır, ancak henüz net güç üretmemişlerdir ve yakın gelecekte ticari olarak satışa sunulması beklenmiyor.

Çoğu nükleer santral, tek geçişli yakıt döngüsünde zenginleştirilmiş uranyum içeren termal reaktörler kullanır. Nötron absorplayan atomların yüzdesi, bir zincirleme reaksiyonun artık sürdürülemeyeceği kadar büyük olduğunda (tipik olarak üç yıl), yakıt çıkarılır. Daha sonra uzun süreli depolamaya aktarılmadan önce tesis bünyesindeki kullanılmış yakıt havuzlarında birkaç yıl boyunca soğutulur.

Kullanılmış yakıt, hacmi düşük olmasına rağmen yüksek düzeyde radyoaktif atıktır. Radyoaktivitesi katlanarak azalırken, yüz binlerce yıl boyunca biyosferden izole edilmesi gerekiyor; ancak daha yeni teknolojilerin (hızlı reaktörler gibi) bunu önemli ölçüde azaltma potansiyeli vardır.

Kullanılmış yakıt, hala çoğunlukla parçalanabilir materyel olduğundan, bazı ülkeler (örneğin Fransa ve Rusya) yeni yakıt üretmek için, parçalanabilir ve verimli elementleri çıkararak, kullanılmış yakıtlarını yeniden işliyor. ancak bu proses, çıkarılan uranyumdan yeni yakıt üretmekten daha pahalıdır. Tüm reaktörler, kullanılmış yakıtta bulunan bir miktar plütonyum-239 üretiyor. Pu-239, nükleer silahlar için tercih edilen malzeme olduğundan, yeniden işleme, silahların yayılması riski olarak görülüyor.

İlk nükleer santral 1950'li yıllarda inşa edildi. Küresel kurulu nükleer kapasite 1970'lerin sonunda 100 GW'a çıktı ve daha sonra 1980'lerde genişleyerek 1990'da 300 GW'a ulaştı. 1979'da Amerika Birleşik Devletleri'ndeki Three Mile Island kazası ve 1986'da Sovyetler Birliği'ndeki Çernobil felaketi ve nükleer santrallere halkın muhalefeti, düzenlemelerin artmasını sağladı. Bu faktörler, yüksek inşaat maliyetiyle birlikte küresel kurulu kapasitenin 2023 yılına kadar yalnızca 392 GW'a yükselmesine neden oldu.

Santraller, 2023 yılında küresel elektrik üretiminin yaklaşık %9'una eşdeğer olan 2602 terawatt saat (TWh) elektrik sağladı ve hidroelektrikten sonra ikinci en büyük düşük karbonlu enerji kaynağı oldu. Kasım 2024 itibarıyla dünyada toplam kapasitesi 374 GW, 415 sivil fisyon reaktörü bulunmaktadır. Amerika Birleşik Devletleri, ortalama %92 kapasite faktörüyle yılda yaklaşık 800 TWh düşük karbonlu elektrik üreten en büyük nükleer reaktör filosuna sahiptir. Ortalama küresel kapasite faktörü %89'dur. İnşaat halindeki yeni reaktörlerin çoğu Asya'daki nesil III reaktörlerdir.

Taraftarlar, nükleer enerjinin karbon emisyonlarını azaltan güvenli, sürdürülebilir bir enerji kaynağı olduğunu iddia ediyor. Bunun nedeni, nükleer enerji üretiminin, diğer enerji kaynaklarına kıyasla üretilen enerji birimi başına en düşük ölüm oranlarından birine neden olmasıdır. Kömür, petrol, doğal gaz ve hidroelektrik, hava kirliliği ve kazalar nedeniyle enerji birimi başına daha fazla ölüme neden oluyor

Nükleer enerji santralleri ayrıca sera gazı yaymaz ve yaygın ‘yenilenebilir’ enerji santrallerine kıyasla yaşam döngüsü boyunca daha az karbon emisyonuna neden olur. Nükleer enerjiyle ilişkili radyolojik tehlikeler, 2011'de Japonya'da meydana gelen Fukushima nükleer felaketi gibi kaza potansiyeli nedeniyle nükleer enerjinin insanlara ve çevreye birçok tehdit oluşturduğunu ileri süren nükleer karşıtı hareketin temel motivasyonudur. Alternatif sürdürülebilir enerji kaynaklarıyla karşılaştırıldığında devreye alınması çok pahalı/yavaştır.


(a) En çok elektrik üreten ülkelerdeki elektrik üretim eğilimleri, (b) nükleer yakıt döngüsü, uranyumun çıkarılması, zenginleştirilmesi ve üretilmesiyle başlar, (c) yeni reaktör inşaatlarının 1980-2020arasındaki dağılımı

 

https://en.wikipedia.org/wiki/Nuclear_power

25 Kasım 2024

 

GERİ (doğal kaynaklar)