Zihin felsefesinde işlevselcilik, her zihinsel durumun (örneğin, bir inanca sahip olma, bir arzuya sahip olma veya acı çekme durumu) yalnızca işlevsel rolünden oluştuğu tezidir; bu, diğer zihinsel durumlar, duyusal girdiler ve davranışsal çıktular durumlarla nedensel ilişkisi anlamına gelir. İşlevselcilik, büyük ölçüde zihin ve davranışçılığın kimlik teorisine bir alternatif olarak gelişmiştir.
İşlevselcilik,
fiziksel uygulama ile davranışsal çıktı arasındaki teorik bir seviyedir. Bu
nedenle, Kartezyen dualizmin (bağımsız zihinsel ve fiziksel maddeleri savunan)
ve Skinner davranışçılığın ve fizikçiliğin (yalnızca fiziksel maddeleri ilan
eden) öncüllerinden farklıdır, çünkü yalnızca organizasyonu veya ‘yazılım programları’
aracılığıyla beynin etkili işlevleriyle ilgilenir.
Bir
zihinsel durum işlevsel bir rolle tanımlandığından, bunun birden çok düzeyde
gerçekleştiği söylenir; diğer bir deyişle, sistem uygun işlevleri yerine
getirdiği sürece çeşitli sistemlerde, hatta bilgisayarlarda bile ortaya
çıkabilmektedir. Bir bilgisayar programı, işlevleri, elektronik substratı
aracılığıyla uygulanan, çıktılar verecek şekilde girdiler üzerinde yapılan
hesaplamalar yoluyla yerine getirirken, beyin, işlevleri biyolojik işleyişi ve
uyaran tepkileri yoluyla gerçekleştirir.
https://en.wikipedia.org/wiki/Functionalism_(philosophy_of_mind)
25 Kasım 2023
GERİ (felsefe, TABLO)