Biyolojide hücre teorisi, ilk olarak on dokuzuncu yüzyılın ortalarında formüle edilen, canlı organizmaların hücrelerden oluştuğunu, bunların tüm organizmaların temel yapısal/organizasyonel birimi olduğunu ve tüm hücrelerin önceden var olan hücrelerden geldiğini öne süren bilimsel bir teoridir. Hücreler, tüm canlı organizmalarda temel yapı birimi ve aynı zamanda üremenin de temel birimidir.
Hücre
teorisi geleneksel olarak tüm yaşamı yöneten teori olarak kabul edilmiştir. Ancak
bazı biyologlar virüsler gibi hücresel olmayan varlıkları yaşayan organizmalar
olarak kabul ederler ve bu nedenle hücre teorisinin tüm yaşam formlarına evrensel
olarak uygulanmasına katılmazlar.
Modern
hücre teorisinin genel olarak kabul edilen kısımları şunları içerir:
·
Bilinen tüm canlılar bir veya daha fazla
hücreden oluşur.
·
Tüm canlı hücreler, önceden var olan hücrelerin
bölünmesiyle oluşur.
·
Hücre, tüm canlı organizmaların temel yapı ve
görev birimidir.
·
Bir organizmanın aktivitesi bağımsız hücrelerin
toplam aktivitesine bağlıdır.
·
Hücrelerde enerji akışı (metabolizma ve
biyokimya) gerçekleşir.
·
Hücreler, kromozomda özel olarak bulunan DNA'yı
ve hücre çekirdeğinde ve sitoplazmada bulunan RNA'yı içerir.
·
Benzer türdeki organizmalarda tüm hücreler temel
olarak kimyasal bileşim bakımından aynıdır.
Zaman Çizelgesinde Hücre Teorisi
·
Hücre keşfi, 1600'lü yıllarda Hollandalı bir
esnaf olan Antony van Leeuwenhoek'un basit mercekleri keşfetmesi ve bunları,
topluca ‘hayvancıklar’ olarak adlandırdığı tek hücreli organizmaları
görselleştirmek için kullanmasıyla başladı.
·
Hans ve Zacharias Janssen'in 1590'da bileşik
optik mikroskobu keşfetmesi, hücreleri gözlemlemeyi ve incelemeyi daha da
kolaylaştırdı.
·
1665 yılında İngiliz bilim adamı Robert Hooke,
mikroskop altında ince bir mantar dilimini gözlemledi ve gözlemini
'Micrographia' kitabında yayınladı. Küçük kutu benzeri yapılar fark etti ve
'hücre' terimini icat etti. Ancak Hooke'un gözlemleri ölü bitki materyaliyle
sınırlıydı ve gördüklerini tam olarak kavrayamadı.
·
19. yüzyılın başlarında Alman botanikçi Matthias
Schleiden bitki dokularını inceleyerek tüm bitkilerin hücrelerden oluştuğunu söyledi.
Hücrelerin, bitkilerin büyüme ve gelişmesinden sorumlu olan temel yapı taşları
olduğunu öne sürdü. Schleiden'in çalışması, hücrelerin canlı organizmaların
yapısı ve işlevinde hayati bir rol oynadığı fikrinin temelini attı.
·
Aynı dönemde Alman fizyolog Theodor Schwann da hayvan
dokuları üzerinde kapsamlı çalışmalar yaptı. Schleiden'in bitkilerde keşfettiği
şeye benzer şekilde hayvan dokularının da hücrelerden oluştuğunu gözlemledi.
Schwann, tüm canlı organizmaların, bitkilerin ve hayvanların hücrelerden
oluştuğu sonucuna vardı. Bu gerçekleşme, hücre teorisinin formülasyonuna
yönelik çok önemli bir adımdı.
·
1855 yılında Rudolf Virchow hücre teorisine
üçüncü prensibi ekledi. Latince'de bu ilke Omnis cellula e cellula'yı belirtir.
Bu şu anlama geliyor: Tüm hücreler yalnızca önceden var olan hücrelerden
kaynaklanır.
Schleiden,
Schwann ve Virchow'un katkılarını birleştiren geleneksel hücre teorisinin üç
ilkesi vardır: 1. Tüm organizmalar bir veya daha fazla hücreden oluşur 2. Hücre
tüm canlıların yapısal ve işlevsel birimidir 3. Tüm hücreler yalnızca önceden
var olan hücrelerden kaynaklanır.
https://en.wikipedia.org/wiki/Cell_theory
24
Mayıs 2024
GERİ (biyoloji)