Askeri tarih, insanlık tarihindeki silahlı çatışmaların ve bunun toplumlar, kültürler ve ekonomiler üzerindeki etkisinin, yerel ve uluslararası ilişkilerde ortaya çıkan değişikliklerin incelenmesidir.
Profesyonel
tarihçiler, normalde ilgili toplumlar üzerinde büyük etkisi olan askeri
meselelerin ve çatışmaların sonuçlarına odaklanırken, amatör tarihçiler
genellikle savaşların, kullanılan teçhizatın ve üniformaların ayrıntılarıyla
daha fazla ilgilenirler.
Askeri
tarih çalışmasının temel konuları savaşın nedenleri, sosyal ve kültürel temelleri,
her iki tarafın askeri doktrini, kullanılan lojistik, liderlik, teknoloji,
strateji ve taktikler ve bunların zaman içinde nasıl değiştiğidir. Askeri tarih
ayrıca, adil savaş teorisini ve savaşın ahlaki boyutlarını araştırır, savaşın
neden olduğu yıkıcı gerçekliği daha iyi sınırlamak için bir askeri etik
doktrini oluşturmaya çalışır.
Uygulamalı
bir alan olarak askeri tarih, akademilerde ve hizmet okullarında incelenmektedir,
çünkü askeri komuta geçmiş hataları tekrarlamamayı ve komutanlara savaş
sırasında tarihsel paralellikleri algılama yeteneğini aşılayarak, geçmişten
alınan derslere bakarak, mevcut performansını iyileştirmeyi amaçlamaktadır..
Savaş Araştırmaları Enstitüsü, askeri tarih eğitmenlerini sertifikalandırırken,
ezberci ayrıntılara vurgu yapmaz ve ‘Past is Prologue (geçmiş başlangıçtır)'
sloganını kullanarak mevcut ve gelecekteki çatışmalarla ilgili temalara ve
bağlama odaklanır.
Askeri
tarih disiplini dinamiktir; konu alanı ve onu kullanan toplumlar ve kuruluşlar
geliştikçe değişir. Askeri tarih disiplininin dinamik doğası, büyük ölçüde
askeri kuvvetlerin hızlı değişimine ve bunları yönetme sanatı ve bilimine ve
aynı zamanda Sanayi Devrimi olarak bilinen dönemde ve daha yakın zamanda
nükleer ve bilgi çağlarında meydana gelen teknolojik gelişmenin çılgın hızına
bağlıdır. Son dönemdeki önemli bir kavram, savaşın barut gibi yeni gelişen
teknolojiler tarafından nasıl şekillendirildiğini açıklamaya çalışan Askeri
İşlerde Devrim'dir; hızlı değişimin kısa patlamalarını ve ardından göreceli
istikrar dönemlerini vurgular.
Teknolojik
evrim
Yeni
silahların geliştirilmesi savaşın çehresini, savaşın maliyetini, hazırlıkları
ve askerlerin ve liderlerin eğitimini önemli ölçüde değiştirebilir. Temel
kural, eğer düşmanınızın potansiyel olarak savaşı kazandıracak bir silahı
varsa, onu eşleştirmeniz ya da etkisiz hale getirmeniz gerektiğidir.
·
Antik çağ: Antik dünyada geliştirilen askeri
birlik türleri ve teknolojilerinden bazıları: Sapancı, hoplit, yardımcı birlikler,
piyade, okçular, savaş arabaları, süvariler
·
Ortaçağ: Ortaçağ döneminde kullanılan askeri
birlik türleri ve teknolojilerinden bazıları: topçu, katafrakt, condottieri,
fyrd, raşidun, seyyar muhafız, memluk, yeniçeri, şövalye, tatar yayı, mızrakçı,
samuray, sipahi, mancınık
·
Barut: Barutun, Çinli simyacılar tarafından 4.
yüzyıl gibi erken bir tarihte yapılan formülasyonlardan yavaş yavaş
evrimleştiğine dair kanıtlar vardır; ilk başta yaşam gücü ve metal dönüşümü
deneyleri için ve daha sonra piroteknik ve yangın çıkarıcı deneyler için
kullanılmıştır.
·
İlk silahlar ve toplar: Silahın atası olan ateş
mızrağı, onuncu ve on birinci yüzyıllar arasında Çin'de icat edildi. Namlu
başlangıçta bambu filizlerinden, daha sonra metalden tasarlandı. Büyük toplar,
Konstantinopolis'in Fatih Sultan Mehmed'in (1432-1481) eline geçmesine katkıda
bulunan önemli bir faktördü.
·
Erken ateşli silah taktikleri: Silahlar ve
toplar daha gelişmiş ve yaygın hale geldikçe, bunların uygulandığı taktikler de
aynı şekilde gelişti. Süvarilerin yerini ateşli silahlara sahip piyadeler aldı.
İmparatorluklar kalelerini topçu ateşine dayanacak şekilde uyarladılar.
·
Modern teknolojiler: Dünya Savaşlarının
başlangıcında çeşitli uluslar, düşmanları için sürpriz olan, bundan ders alma
ve onlarla nasıl savaşılacağını değiştirme ihtiyacını doğuran silahlar
geliştirmişlerdi. Alev püskürtücüler ilk kez Birinci Dünya Savaşı'nda
kullanıldı.
https://en.wikipedia.org/wiki/Military_history
12 Şubat 2024
GERİ (sosyalbilimler anasayfa)