Kalenderleme (Calendering): Kalender: Genellikle kauçuk
malzemelerden film veya levha üretiminde kullanılan bir işleme yöntemidir.
Kauçuk, ısıtmalı ve soğutmalı çok sayıdaki silindirler arasında sıkıştırılarak
istenilen kalınlıkta levhaya dönüştürülür.
Kalıntı: Hampetrolün fraksiyonlu distilasyonunda
kolon dibinden çıkan uçucu olmayan bileşenlerden oluşan akımdır.
Kalıplama: Termoplastikler ve termosetler çeşitli
yöntemlerle şekillendirilir. Uygulamaları en yaygın olan prosesler arasında,
injeksiyon kalıplama, basınçla kalıplama, transfer kalıplama, ekstruzyon
kalıplama, şişirme kalıplama, rotasyonal kalıplama sayılabilir.
Kalori: Gram kalori, 1 atmosfer basınçta ve 15 0C’deki1 gram suyun
sıcaklığını 1 0C yükseltmek için gereken ısı miktarı olarak
tanımlanır. Bak. Spesifik enerji
Kalsinasyon: Bir malzemeni ergitilmeksizin yüksek bir
sıcaklığa kadar ısıtılarak içerdiği uçucu bileşenlerden arındırılması
prosesidir; Örneğin hidratlar, karbonatlar ve benzeri maddeler parçalanarak su,
karbondioksit, v.s. verirler.
Kangal Tüp
(Sarmal Tüp): Çapı küçük
uzun ve esnek bir borudur, Bir araba üzerine monte edilmiş büyük bir makaraya
sarılarak toplanır, gerektiğinde makaradan açılıp (sondaj, tamamlama ve diğer
operasyonlarda) kullanılır.
Kapan (Trap): Yer kabuğunun, petrolü yüzey altında
tutabilecek şekilde oluşmuş olan bir parçasını tanımlar. Doğal gaz ve yağ arama
çalışmalarında jeologlar tuzakların bulunabileceği yerleri ararlar. Kemerler
(anticlines) ve faylar (faults) yapısal, benzeyişsizlik (unconformities) ve kıstırma (pinchouts) stratigrafik kapanlardır. Geçirgenlik
önleyici oluşumlar da diğer bir stratigrafik kapan çeşididir.
Kapanlanma: Geçirgen rezervuar kayaçları
(karbonatlar, kumtaşları), hidrokarbonların göçmesine engel olan
geçirgenlikleri az kayaçlarla (örtü kayaçları) sarıldığı zaman kapanlar meydana
gelir. Tipik örtü (seal, cap) kayaçlar sıkı dokulu şeyller, evaporitler,
betonlanmış sert kumtaşları ve karbonat kayaçlarıdır.
Kapan Çeşitleri: Birleşik Kapan, Fay (Fault) Kapan, Kemer
(Anticline) Kapan, Kıstırma (Pinchout) Kapan, Benzeyişsizlik (unconformities) Kapan, v.s.
Kapiler Etkisi: Sıvıların çapı çok küçük türlerde film,
damlacıklar, kabarcıklar, v.s. oluşturarak yükselmesi veya alçalmasıdır.
Kaplin: Uç kısımlarında yivler bulunan iki boruyu birbirine bağlamak için
kullanılan her iki tarafı da yivlenmiş metal bir halkadır.
Karbon Çeliği: En fazla %2 karbon, %1.65 manganez ve diğer
bazı elementler içeren karbon ve demir alaşımıdır.
Karbon Fiber: Kuvvetlendirici fiber, öncü bir organik
maddenin (PAN, poliakrilonitril gibi) piroliziyle elde edilir; yüksek
performanslı kompozitler ve alçak yoğunluklu, mekanik performansları fevkalade
malzemelerin yapımında kullanılır. Termoplastiklere, küçük kıymıklar halinde
katılarak malzemenin hem dayanıklı ve hem de hafif olması sağlanır.
Karbon Siyahı: Tanecik büyüklüğü, taneciklerin
aglomerizasyon derecesi ve yüzey aktivitesi kontrollü olarak üretilen elementel
karbondur; tanecik büyüklüğü ve üretim yöntemine göre birkaç tipi vardır.
Karbon,
Endüstriyel: Karbon siyahı,
seçilmiş petrol koku, needle kok (elektrotların grafitlenmesinde kullanılan
kristal kok), elektrot zifti.
Karbon: Çeşitli yapılarda bulunabilen bir termal
elementtir; elmas (beyaz, kristalin), grafit (yumuşak, tabaka yapılı, yağlı
görünümlü), kok, mangal kömürü (siyah, set, katı) değişik karbon türleridir.
Karbon tüm hidrokarbonların temelidir, hidrojenle birleşerek sayısız
hidrokarbon bileşiğini oluşturur.
Karbonat: Magrine organizmaların sert kısımlarından oluşmuş kayaçlardır; kalsit,
aragonit ve dolomit değişik yapılarda karbonat kayaçlardır.
Karbonat Kayacı: Kireç taşı ve mermerin temel mineralleri
olan kalsit veya dolomit gibi bir karbonat mineralinden oluşan kayadır.
Karbon Nanotüp: Bak. Nanotüp
Karot (Core): Jeolojik analizler için kayaçlardan alınan
silindirik örneklerdir.
Karot (Core) Analizi:
Bir karot örneğinin laboratuvar analizidir; bir oluşumun (petrol ve gaz yatağı)
porozite, geçirgenlik, litoloji, akışkan içeriği, dalma (batma) açısı, jeolojik
yaşı ve üretkenlik (productivite) özelliklerinin saptanmasını sağlar.
Kasa: Bir gaz kuyusunun duvarlarını kaplamada
kullanılır; amaç kuyunun çökmesini önlemek, çevrenin ve kayaç tabakalarının
petrolle ve sondaj sıvılarıyla kirlenmesini önlemektir. Kasa, kuyu boşluğuna
daldırılan ve yere çimento ile bağlanan metal borudur; yer altı oluşumlarını
(örneğin kaynak suyu gibi) ve kuyu deliğini korur. İlk olarak yer altı sularını
güvenceye almak için yüzey kasalaması, sonra üretim kasalaması yapılır.
Hidrokarbonların kuyudan yüzeye aktığı tüp üretim kasasının içine
yerleştirilir.
Katajenez: Kerojenin daha derinlere (1000-6000 m)
gömülmesiyle artan sıcaklık (60-177 0C) ve basınç ortamında
hidrokarbonlara dönüştüğü parçalanma prosesleridir.
Katalitik Dewaksing: Hidrokarbon fraksiyonlarda bulunan waksları seçici
olarak parçalayan (hidrokrak) moleküler elekli bir katalitik hidrokraking
prosesidir; distile yakıtlara, soğukta akışkanlıklarını koruyabilmesi
için düşük akma noktası özellikleri kazandırır.
Katalitik Konverter: Otomobil eksoz sistemlerinde bulunan bir emisyon
kontrol ekipmanıdır; içinde platin, paladyum veya rodyum gibi bir katalizör
vardır. Eksoz gazlarındaki yanmamış hidrokarbonlar (HC), karbon monoksit (CO)
ve nitrojen oksitlerin (NOx) giderilmesini veya en az düzeye düşürülmesini
sağlar. Katalitik konverterler üç veya iki yollu olabilirler. Üç-yollu
bir konverterde nitrojen oksitler nitrojen, karbon dioksit, oksijene
indirgenir; karbon monoksit karbon dioksite yükseltgenir; ve yanmamış
hidrokarbonlar karbon dioksit ve suya oksitlenir. Bu tip konverterler 1981
yılından sonra geliştirilmiştir; benzinli, oksijenli benzinli ve LPG’li
motorlar için uygundur.
İki-yollu konverterlerde son iki reaksiyonla CO ve yanmamış hidrokarbonlar giderilir; nitrojen oksitlerin indirgenme reaksiyonu yoktur. Bu tip katalitik konverterler dizel motorları ve 1981 öncesi benzin motorlarında kullanılır.
2NOx + yCO→ yCO2
+ N2 + zO2
2CO + O2 → 2CO2
CxHy + nO2
→ xCO2 + mH2O
İki-yollu konverterlerde son iki reaksiyonla CO ve yanmamış hidrokarbonlar giderilir; nitrojen oksitlerin indirgenme reaksiyonu yoktur. Bu tip katalitik konverterler dizel motorları ve 1981 öncesi benzin motorlarında kullanılır.
Katalitik
Kraking: Isı ve
katalizörler kullanılarak ağır hidrokarbon molekülleri daha küçük hidrokarbon
fraksiyonlara parçalama (kırma) prosesidir.
Katalitik Reforming: Benzin bileşenlerini halkalı yapılara dönüştüren ve
dehidrojenasyon reaksiyonlarının oluştuğu katalitik bir prosestir. Bak.
Reforming
Katalizör: Bir kimyasal reaksiyonda, reaksiyona giren
maddelerle kimyasal reaksiyon arasında yürütücü veya yardımcı olarak görev
yapan, fakat kendisi reaksiyona girmeyen bir maddedir. Katalizör, reaksiyon
hızını artırır ve istenilen reaksiyonları artırıp istenmeyenleri azaltarak
kontrol altında tutar.
Katalizör; Metallosene: Organometalik komplekslerdir; zirkonyum veya
titanyum bazlı, genellikle polipropilen ve polietilen üretiminde kullanılan tek
uçlu (single-site) katalizörlerdir; sistemde silisyum ve nitrojen gibi bazı
hetero atomlar bulunur. Metallosene sözcüğü bir metalin iki
siklopentadienil arasında sandviç şeklinde yer alması dolayısıyladır.
Katalizör; Ziegler: Lineer alçak yoğunluklu polietilen, yüksek
yoğunluklu polietilen ve polipropilen gibi doğrusal ve stereospesifik
polimerlerin elde edilmesinde kullanılan titanyum bazlı ve çok-uçlu
(multi-site) katalizörlerdir.
Katkı Maddesi
(Additive): Petrol
ürünlerine kalitelerini yükseltmek veya özel karakteristikler kazandırmak için
az miktarlarda ilave edilen kimyasal maddelerdir; örneğin, aşınma, köpük,
oksidasyon, aşırı yük, korozyon, pas önleyiciler gibi.
Katodik Koruma: Elektrik voltajı uygulayarak, metalik
malzemenin korozyona uğramasını önlemek veya çok azaltmak için kullanılan bir
metottur. Doğal gaz boru hatları boyunca olduğu gibi, bazı köprülere ve uzun
süre korozyon yapıcı ortamlarda bulunan büyük metalik yapılara da
uygulanabilir.
Kauçuk, Doğal (NR): Kauçuk ağaçları (Hevea Brasiliensis) ve benzeri
bitkilerin özsularından elde edilen bir polimerdir; doğal bir üründür, bir
lateks şeklindedir, toplanır ve kurutulur. Doğal kauçuk poliizoprendir; doğal
haldeyken çapraz bağlı değildir. Çapraz bağlı hale getirildiğinde (örneğin, vulkanizasyonla)
sağlam ve kararlı bir yapıya dönüşür; vulkanizasyon derecesine göre sert ve
yumuşak olabilir.
Kauçuk: Fiziksek özellikleri doğal kauçuğa benzeyen doğal veya sentetik elastomerik
maddelerdir.
Kavitasyon: Bir sıvıda, basıncın düşmesiyle hava veya gaz kabarcıkları meydana
gelir; bu kabarcıklar sönerken bıraktıkları boşluk etraflarını saran sıvı
tarafından doldurulur. Kavitasyon erozyonu, metal yüzeyler yakınındaki
kabarcıkların sönmesiyle oluşan boşluklara giren ince sıvı jetlerinin metali
aşındırarak neden olduğu malzeme kaybıdır.
Kayaç Çevrimi: Yeryüzünü malzemeleri çeşitli ve
değişkendir; değişiklik en fazla litosferde en dıştaki 200 km’de meydana gelir.
Volkanik (igneous), çökel (sedimenter) ve başkalaşım (metamorfik) kayaçların
oluşumları ve değişimleri aşağıdaki çevrimle açıklanabilir.
Kayaçlar,
Geçirimsiz: Shale, tuz ve
çimentolu kum taşları gibi kayaçlar geçirimsiz tabakalardır; bunlar aynı
zamanda stratigrafik kapan türleridir.
Kayma Gerilimi (Shear Stress): Bir akışkan tabakasının diğer tabaka
üzerinde kayması için yenmesi gereken sürtünme kuvvetidir; Belirli bir
sıcaklıktaki bir petrol yağının veya başka bir Newtonian akışkanın kayma
gerilimi, kayma hızıyla (shear rate) doğru orantılı olarak değişir. Kayma
gerilimi ve kayma hızı arasındaki oran sabittir ve viskoziteye eşittir.
Kayma Hızı: Akışkanın birbirini takip eden tabakalarının hareket hızıdır;
genellikle saniye-1 birimiyle verilir.
Kaynak Kayaç: Bir petrol kaynağı, petrol ve gaz
üretebilecek kadar kerojen içeren herhangi bir kayaçtır. Kaynak kayaçların
çoğunu, en az %3 organik madde içeren şeyller oluşturur. Bak. Kerojen.
Kaynama Aralığı: Bir hidrokarbon sıvının kaynamasının (veya
distillenmesinin) başladığı, ilerlediği ve sonlandığı sıcaklık aralığıdır
(genellikle atmosferik basınçta).
Kaynama Noktası: Bir sıvının sıcaklığının, buhar basıncının dış basınca
eşit olduğu sıcaklıktır. Hidrokarbonlarda aynı sınıftan bileşikler için kaynama noktaları
karbon sayısıyla artar; aynı karbon sayılı bileşikler için kaynama noktalarının
artış sırası izoparafin, n-parafin, naften, aromatik bileşiklerdir.
Kendiliğinden
Tutuşma Sıcaklığı (Oto-İgnasyon): Bir kıvılcım veya alev teması veya yardımı olmaksızın bir maddenin kendi
kendine yanmaya başladığı en düşük sıcaklıktır; maddenin haline (katı, sıvı,
gaz) ve çevresini saran atmosfere bağlı olarak değişir.
Kendiliğinden-Kürlenme: Kauçuk karışımlarının oda sıcaklığında veya daha
yüksek sıcaklıklarda kendiliğinden kürlenmesi veya bünyesinde çapraz bağlar
oluşmasıdır.
Kerojen: Zamanla ısının da etkisiyle çürüyüp yanarak
petrolü oluşturan organizmalara kerojen denilmektedir. Kerojen, kısa zaman ve
yüksek ısıda, veya uzun zaman ve düşük ısıda petrole dönüşür. Kimyasal olarak kerojen
karbon, hidrojen ve oksijenden oluşur; çok az miktarlarda da nitrojen ve sülfür
bulunur. Çeşitli kerojen türleri vardır; farklılıkları,
içerdikleri orijinal organik maddeler nedeniyle, kimyasal yapılarından
kaynaklanır. Bak. Kaynak Kayaç
Kesik (Cut): Sondaj matkabının parçaladığı ve sondaj
çamuruyla beraber taşınan kayaç parçalarıdır; bunlar, yıkanır, kurutulur ve
analiz edilerek sondaj yapılan oluşumlarla ilgili çeşitli bilgiler elde edilir.
Keşfedilmemiş
Kaynaklar (Undiscovered Reso-urces): Bilinen gaz ve petrol sahalarının dışında, jeolojik bilgiler ve
teorilere dayanılarak bulunduğu varsayılan kaynaklardır.
Keşfedilmemiş
Üretilemeyen Kaynaklar (Undis-covered Unrecoverable Resources): Teknik olarak da ekonomik olarak da üretim yapılamayan kaynaklardır.
Keşfedilmiş
Kaynaklar (Discovered Resour-ces): Bir birikintiden o güne kadar üretilmiş gaz ve petrol ile kalan gaz ve
petrol miktarının toplamıdır.
Keşif
(Discovery) Kuyusu: (a)
Önceden verimsiz olduğu düşünülen bir alanda yağ veya gaz bulmak ve üretmek,
(b) bilinen bir alanda yeni bir rezervuar bulmak, (c) bilinen bir yağ ve gaz
rezervuarının sınırlarını genişletmek amacıyla yapılan sondajdır.
Kırık (Fracture) Asitlendirme: Bir oluşumu parçalayabilecek kadar yüksek basınç
altında oluşuma asit basma işlemidir: Asit, özellikle karbonatlar içeren oluşumlara
etki ederek oluşumun geçirgenliğini artırır.
Kırık (Fractured) Rezervuarlar: Kırık taban
kayaçları, üstünü kaplayan shale tabakasını iterek yukarı doğru çıkıntı
yaparlar ve bir kapan meydana getirirler. Diğer iyi bir kapan türü de, faylar
boyunca uzanan betonla kaplanmış kırıkların (kireç taşları ve çakmak taşları)
yanal uzanımla boyunca oluşturduğu kapanlardır.
Kırma
(Fracturing): Bir kuyudan
daha fazla yağ veya gaz almak amacıyla kaya oluşumlarını açmak için hidrolik
veya patlatma gücünün kullanıldığı bir yöntemdir. Geliştirilmiş kırma
teknikleri üreticilerin yağ ve gaz yataklarını daha kolay bulabilmesini ve eski
kuyuların ömrünün uzamasını sağlamıştır. Rezervuar oluşumlarına basınç
uygulandığında meydana gelen kırıklardan yağ veya gaz kuyuya akar.
Kısmi Basınç: Bir karışımdaki gazlardan herbirinin
basıncıdır; pVA = nART; pA = A gazının
kısmi basıncı, V = toplam hacim, nA = A gazının mol sayısı T =
sıcaklık, R = üniversal gaz sabiti = 0.08206 L-atm/mol-K
Kısmi Oksidasyon (Partial oxidation): Tam oksidasyon
(örneğin, yanma) sonunda organik bileşikler karbon dioksit (CO2) ve
suya (H2O) dönüşür. Kısmi oksidasyonda ise ortamdaki oksijen miktarı
az olduğundan yanma ürünleri karbon monoksit (CO) ve hidrojen (H2)
karışımı, yani sentez gazıdır.
Kimyasal Yüzdürme: Geliştirilmiş bir hampetrol üretim metodudur.
Birincil ve ikincil üretimlerde sonra rezervuarda kalan petrolün üretim
kuyusuna akmasını sağlamak için bir injeksiyon kuyusu açılı, içinde bazı
kimyasal maddeler çözünmüş olan su rezervuara basılır.
Klay (Kil) Treating: Bir ürünün (genellikle baz yağlar) kalitesini
yükseltmek amacıyla aktiflendirilmiş kilden geçirilmesi prosesidir; eser
miktardaki kirlilikler kil tarafından tutulur.
Klinker: Toz haline getirilmiş çimentodur; ince
taneli hammaddelerin (kalsiyum karbonat, silika, alumina ve demir oksit)
belirli oranlarda karıştırılarak bir
fırında 2700 0F dolayında ısıtılmasıyla elde edilir.
Koagülasyon: Atık sulardaki sudaki süspansiyon ve
kolloidal haldeki maddelerin uzaklaştırılması için uygulanan bir işlemdir.
Kolloidler hareket halindedirler, graviteyle çökelmezler. Alum veya demir(3)
klorür gibi bileşikler, tanecikleri birbirlerinden uzakta tutan elektrik
yüklerinin etkisini düşürerek ’floklar (yığın)’ halinde çökelmelerini
sağlarlar. Floklar, ya yüzeye çıkarlar, veya dibe çökelirler.
Kok, Petrol
Koku: Siyah ve katı
kalıntıdır, koklaştırma gibi ünitelerde kalıtı akımlar, katran ve ziftin
krakingi ve karbonlaştırılmasıyla elde edilir; %90-95 karbondur ve kül miktarı çok
düşüktür.
Ko-katalizör: Katalizörün aktive edilmesi için kullanılan
genellikle bir organometalik bileşiktir.
Koklaştırma: Ağır koşullarda ısıl olarak, ağır kalıntıları daha hafif ürünlere ve yan-ürün petrol
kokuna dönüştürme prosesidir. Aynı zamanda, ünitelerin dibindeki karbon
kalıntısından tüm distillenebilen hafif hidrokarbonların ayrılması, katalizör
veya ekipman üzerindeki birikintilerin (depozitler) uzaklaştırılması da
koklaştırmadır.
Ko-Monomer: Polimer üretiminde polimerin bazı özelliklerini (örneğin yoğunluğunu
düşürmek) değiştirmek için kullanılan bir monomerdir. Polietilen üretiminde
kullanılan ko-monomerler yüksek molekül ağırlıklı a-olefinler (büten,
heksen veya okten gibi), polipropilen üretiminde ise genellikle etilen ve bazı
bütenlerdir.
Kompaund Yağ: Petrol bazlı bir yağ ile aynı bazlı başka bir
yağın veya bir hayvansal (veya bitkisel) yağın karışımıdır.
Kompaundlama: Bir ürünü, (örneğin bir polimeri) kullanıcıya
verilecek (veya işleyiciye) özellikler kazanacak şekilde gerekli maddeler veya
katkı maddeleriyle karıştırarak satılabilir son şekline getirme prosesidir.
Kompozit: Bileşimleri farklı en az iki maddenin birbirleriyle homojen
karışımıdır; özellikleri, kendilerini oluşturan herbir maddenin özelliklerinden
farklıdır.
Kondensat: Buharların
soğutulmasıyla oluşan sıvıdır; örneğin,
buhardan elde edilen distile su.
Kondenser: Buhar veya gaz halindeki bir maddeyi sıvı
hale dönüştüren ekipmandır.
Kontak (Contact) Kalıplama: Malzemelerin bir kalıba konulup
sertleştirici, katalizör, ve/veya ısıyla kürlenmesidir; ilave basınç
uygulanmaz.
Konveksiyon: Bak. Isı İletimi.
Konvensiyonal Depozit: Jeolojik yapısı ve/veya
stratigrafik özellikleri saptanmış birikintilerdir (akümülasyonlar).
Konvensiyonal
Gaz: Normal poröz ve
geçirgen kayaçlarda oluşmuş ve normal üretim teknikleriyle üretilebilen doğal
gazdır; sadece gaz halinde veya petrolde çözünmüş halde bulunabilir.
Konvensiyonal Hampetrol: Sıvı halde bulunan ve
pompalanabilen, özel üretim metotlarına
gereksinim olmadan üretilebilen petroldür. Yeraltı rezervuarlardan
geleneksel kuyular vasıtasıyla çıkarılan petrol ve doğal gaz sıvıları ile doğal
bitümlerin bulunduğu derin su-kum yataklarından yapılan üretimler bu gruptadır.
Konversiyon
(Dönüşüm): Orta distilat,
gaz oil ve kalıntının (residu; ağır, asfalta-benzer), bir dizi prosesten
geçirerek benzin, jet yakıtı, dizel yakıtları ve fuel oillere
dönüştürülmesidir. Konversiyon prosesinden önce girdiler hidrojenle
işlemlenerek içerdikleri kirliliklerden kurtarılmalıdır. Sonra, ısı ve
katalizörlerle ağırlar hafif ürünlere dönüştürülür. Dönüştürme prosesleri; daha
fazla ve daha iyi kalitede benzin elde etmek için uygulanan proseslerdir.
Konversiyon: Dönüşüm, Dönüştürme:
Kopolimer: İki farklı monomerin birarada
polimerizasyonuyla elde edilen polimerdir; monomerlerin zincirde dağılımlarına
göre ardarda, blok, rastgele ve graft kopolimerler olarak adlandırılırlar.
Korozyon: Malzemenin, bulunduğu çevre koşulları altında, kompleks kimyasal veya
elektrokimyasal reaksiyonlarla (örneğin paslanma gibi) tahrip olmasıdır.
Kömür Koku: Bitümlü kömürün 2000 0F
dolayında sıcaklıkta pişirilmesiyle oluşan sert ve poröz bir üründür; yakıt
olarak kullanılır. (Kömür koku ve kok aynı üründür; kömür koku denilmesinin
nedeni petrol bazlı koktan ayır edilmesi içindir.)
Köpük: Bir sıvı içinde kararlı hale dönüşmüş
kabarcıklar kütlesidir;
kPa: Metrik sistemde (SI) bir basınç birimidir.
Kraked Distilatlar: Katalitik veya termal kraking
prosesleriyle elde edilen distilat yakıtlardır. Termal krakerden alınan
distilatlar gaz oilün özelliklerini gösterir. Katalitik krakingden çıkan kalıntılara
‘saykıl oiller’ denir.
Kraking: Bir dönüşüm prosesidir; ısı ve basınçla
(katalizör kullanılır veya kullanılmaz), ağır hidrokarbon moleküllerini
parçalayarak daha hafif hidrokarbonların elde edildiği prosesidir.
Kuenç Oil: Bir kraking veya reforming ısıtıcısından
çıkan ürün içine, sıcaklığı düşürmek ve kraking prosesini durdurmak için
injekte edilen yağdır.
Kum Taşı (Sandstone): Bir çökel (sedimenter) kayaçtır; silika, kalsit,
demir oksit gibi maddeler birarada sertleşmiştir. Mineral taneciklerin çapları
0.06-2 mm arasındadır, Aşağıda bir örnek olarak kum taşı ve içerdiği
yabancı maddeler şematik olarak gösterilmiştir.(Journal of Sedimentary
Petrology.)
Kurutucu: Bir ürünün kurutulmasında kullanılan
ekipmandır; yığın (batch) ve kontinü çeşitli kurutucu sistemler vardır. Ürünün
türüne ve şartname gereklerine bağlı olarak uygun kurutucu seçimi yapılır;
sıcak hava kurutma fırını, desikantlı kurutucu, santrifüjlü atomizer kurutucu,
sprey kurutucu, v.s. gibi. A. İki atomizasyon nozollu ve hava akımlı; B.
Santrifüj atomizasyonlu ve hava akımlı sprey kurutucular.
Kuvvet: Bir maddeyi durağan halinden hareket haline
geçiren veya yeknesak hareketinin yönünü değiştiren etkendir.
Kuyu, Açık Kuyu Boşluğu: 1. Henüz
kasalanmamış kuyu boşluğu, 2. sondaj borusu henüz yerleştirilmem,ş açık veya
kasalanmış kuyu boşluğu, 3. kuyu boşluğunun henüz kasalanmamış bölümü.
Kuyu: Bir petrol sahasında çeşitli amaçlı kuyular
açılır ve bunlara işlevlerine göre değişik adlar verilir; örneğin, Açık Kuyu, Arama Kuyusu, Araştırma
(Exploration) Kuyusu, Askıya Alınmış (Suspended) Kuyu, Deviated Kuyu, Gaz
İnjeksiyonlu Kuyu, Gaz Kuyusu, İnjeksiyon
Kuyusu, Kuru Kuyu, Servis Kuyusu, Stripper Kuyu, Su Kuyusu, Terkedilmiş, Metruk (Abandonment) Kuyu, Genişletme (Extension) Kuyusu,
Üretim Kuyusu, Gaz Kuyusu, v.s. gibi.
Kül, Sülfatlı: Yakılan bir maddeden geriye kalan kalıntının,
konsantre sülfürik asitle karıştırılıp, kuruluğa kadar buharlaştırılması ve bu
işlemin kalıntı sabit tartıma gelinceye kadar birkaç kez tekrarlanmasıyla elde
edilen kül miktarıdır.
Kür, Kimyasal: Oda sıcaklığında kimyasal maddelerle yapılan vulkanizasyon
işlemidir; dışardan ısı verilmez.
Kür: Bir polimerik sistemin özelliklerinin kimyasal reaksiyonlarla
değiştirilmesidir. Reaksiyonlar kondensasyon, polimerizasyon, vulkanizasyon
veya katılma olabilir; ortamda ısı veya katalizör, veya her ikisi birden
olabilir, basınç uygulanır veya uygulanmaz.
Küresel Isınma: İnsan tarafından atmosfere verilen
gazların sera etkisi yaratması sonucunda dünya yüzeyinde sıcaklığın artmasıdır.
Sera etkisinin artması, atmosferin üst bölümünün yani stratosferin soğumasına,
alttaki troposferin ise ısınmasına yol açar.