Yağ Kumu (Oil Sand): Petrol elde edilen bir
kumtaşıdır.
Yağlama Yağı (Lubrication Oil): Kullanım amacına bağlı olarak uygun baz yağlar
ve gerekli katkı maddeleri içeren, kullanıma hazır yağlardır.
Yağlama Yağı, Sentetik: Sentetik yağlar araştırma
laboratuvarlarında geliştirilmiş olan, kimyasal reaksiyonlarla istenilen
yağlayıcılık özelliklerini içerecek şekilde hazırlanan yağlardır. Sentetik baz
stoklar (veya akışkanlar) genellikle altı grupta toplanabilir; polialfaolefinler
(PAO), dibazik asit esterleri, poliyol eterler, alkillenmiş aromatikler,
polialkilen glikoller ve fosfat esterleridir. Ayrıca silikonlar, silikat esterler
ve halojenli hidrokarbonlar da özel sentetik yağlardır.
Yağlama: Birbirine temas ederek hareket eden parçaların yüzeylerinde
bulunan pürüzler, hareketi zorlaştırır. Harekete karşı zorlanma olayına
sürtünme denir.Sürtünme sonucu parçalar ısınır ve aşınır. Birbirine
temas ederek çalışan parçalar, yağlandıkları zaman sürtünen yüzeyler arasında
yağ filmi meydana gelir.Yağ, parça yüzeyinde bulunan pürüzlerin arasına dolarak
sürtünmeyi en aza indirerek aşınma ve ısınmayı önler. Bak. Hidrodinamik
Yağlama; Sınır Yağlama; Elasto Hidrodinamik Yağlama.
Yakıt Pili: Bir yakıtın kimyasal enerjisini doğrudan elektrik
enerjisine dönüştüren elektrokimyasal bir mekanizmadır. Bataryalara benzer
şekilde yakıt pilleri de düşük-voltajlı doğru akım üretir. Elektroliz ve
yakıt pili birbirinin tersi çalışan iki sistemdir.
Yan Ürün: Bazı temel ürünleri üretimleri sırasında meydana gelen ikinci derecede
veya istenmeyen ürünlerdir.
Yanma Hücresi: Yakıtın kimyasal oksidasyonunun oluştuğu,
yani yandığı kapalı bir hücredir; örneğin, benzin motorlarında pistonla
sıkıştırılan yakıtın silindirde kapladığı alan yanma hücresidir.
Yanma Noktası: Yanmayı sağlayabilecek yeterli derecede
buharın oluştuğu en düşük sıcaklıktır.
Yanma: Bir yakıtın çok hızlı oksidasyonu olarak tanımlanabilir. İdeal (tam)
bir yanma prosesinin ürünleri H2O ve CO2’dir. Yanma tam
olmadığında karbon tamamen oksitlenemeyeceğinden karbon monoksit (CO) meydana
gelir.
Yardımcı İşletmeler: Rafineriler, petrokimya kompleksleri ve diğer
endüstri kollarında üretim sırasında kullanılan elektrik, buhar, su, atık
giderme, gibi gerekli hizmetlerin alındığı üniteler veya fabrikalar grubudur.
Yaşlanma (Aging): Tanımlanmış koşullar altında bir maddenin zamanla
özelliklerinin olumlu veya olumsuz yönde değişmesidir. Antioksidanlar, UV /ışık
stabilizerleri, v.s. gibi katkı maddeleri ilavesiyle yaşlanma nedeniyle
olabilecek olumsuzluklar giderilir veya azaltılır.
Yatay (Horizontal) Sondaj: Bir petrol ve gaz
kuyusundaki dikey şafta ilaveten, başka türlü ulaşılamayan alanlara doğru bir
veya daha fazla yatay şaftlar da yerleştirilir. Teknik özellikle denizdeki
sondajlarda önemlidir; buralarda bir platform pek çok yatay şafta servis
verebilir, verim artar.
Yeniden
Düzenlenme (Rearranging):
Dönüşüm metotlarından biridir; hampetrolün distilasyonundan ve kraking
ünitelerinden alınan benzinin çoğu yeterli oktan sayısına sahip değildir.
Katalitik reforming prosesiyle düşük oktan sayılı benzinden hidrojen
çıkarılarak oktan sayısı yükseltilir. Hidrojen, hidrotreating ünitelerinde
kullanılır.
Yeraltı Gaz
Deposu: Gaz kuyusundan
alınan gazın üretim fazlası, yeryüzüne çıkarılmadan yeraltındaki uygun depolama
yerlerine transfer edilir. Bu yerler boşalmış (veya kurumuş) yağ ve gaz
kuyuları, veya üstü su ve hava geçirmeyecek şekilde kayalıklarla kaplı su
taşıyan kum havzalarıdır.
Yeraltı
İnjeksiyonu: Bir kuyu
yoluyla yer altındaki bir rezervuara gaz veya sıvı vermektir. Amaç, bir kuyudan
daha fazla petrol almak (artırılmış petrol üretimi) veya rezervuarda biriken
suyun atılmasıdır.
Yield Strength: Akma Gerilimi.
Yoğunluk: Belirli bir sıcaklıkta, genellikle 15.5 0C’da
birim hacim sıvının ağırlığıdır; birimi çeşitli olabilir, örneğin, gr/cm3 .
Yüzey Gerilim (Interfacial Tension): İki faz
arasındaki yüzeyin kopması için gerekli kuvvettir; yüzey arası, peşpeşe bulunan
iki fazın katı, sıvı veya gaz olmasına göre sınıflandırılır. Fazlardaki
moleküllerin kapiler etkisi, ıslatma özelliği, adsorbsiyon, v.s. gibi
özellikleri ara yüzeyi oluşturan moleküllerin davranışlarını etkiler. Faz
içinde moleküller arası bağlanma kuvvetleri her yönde eşittir; oysa yüzeyde
moleküller-arası kuvvetler (ara yüzey yönünde ve faz içi yönde) etkilidir ve
yüzeyi küçültmeye çalışırlar.
Buna karşın yüzeyi artırmaya çalışan bir etken (örneğin,
fazdan ara-yüzeye moleküller taşınması gibi) yüzeydeki kuvvetlere karşı bir iş
(W, erg) yapmak zorundadır.
Yüzey alanını artırmak için gerekli iş, alandaki artışla (DA, cm2) orantılıdır. g = yüzey gerilim, dyne/cm.
W = g DA