Geniş anlamda bir kimyasal analiz cihazı, doğrudan doğruya
saptanamayan bir sinyali kişilerin anlayabileceği bir şekle dönüştürerek veren
bir enstrümandır. Yani bir cihaz, incelenen sistem ile kişi arasındaki
iletişimi sağlayan bir aracıdır.
Enstrümantal analizin
gelişmesi elektronik bilgisinin ilerlemesiyle paralellik gösterir; çünkü bir
sinyalin üretilmesi, yükseltilmesi, ve görüntülenmesinin hızla gerçekleştirilmesi
ancak elektronik çevrimlerle mümkündür. Kimyasal sinyalleri elektrik
sinyallerine çeviren çok sayıda transduserler vardır; keza elde edilen elektrik
sinyallerini yükselten amplifikatör çeşitleri de çok fazladır.
Modern kimyacı bir analiz
cihazının en yüksek verimle kullanılabilmesi için ne derecede elektronik
bilgiye gereksinimi olduğu sorusu ile karşı karşıyadır. Görünen şudur ki
kimyacının elektronik devrelerin çalışması hakkında kalitatif düzeyde bir
bilgiye sahip olması istenir.
Geçmişten
Bugüne, Enstrümanlar
I.
Jenerasyon Sistemler
El ile kumanda edilen ve
gözlemin esas olduğu sistemledir; örneğin, büretler, mekanik teraziler ve bazı kolorimetreler gibi.
II. Jenerasyon Sistemler
Sonuçların bir anolog
metrede veya kaydedicide görüntülendiği cihazların bulunduğu sistemlerdir;
örneğin, Beckman DU, DU-2, ve DB-G Spectrometreler ve pH metre; B ve L
Spectronic 20 ve 21 tipik örneklerdir.
III.
Jenerasyon Sistemler
Cihazlara, log ve işlem verisi için mikrobilgisayar arayüz
eklenmesiyle hazırlanan sistemlerdir; örneğin, spektronik 20 ve pH metrelere
PET (Personal Electronic Transactor)) bilgisayar arayüz konulması gibi.
IV.
Jenerasyon Sistemler
Sistemlere mikroişlemciler eklenmesi aşamasıdır; örneğin,
B& LSpectronic 2000, Varian 3700 GC, PE FTIR, Hitachi FT-NMR, Buck AA
gibi.
V.
Jenerasyon Sistemler
Özel bilgisayarların
bulunduğu sistemlerdir; örneğin, Waters & PE HPLC, HP 8452As ve 8453As
UV-Vis Spectrometers, HP GCD-Plus GC/MS, Buck IR, PE FTIR, Anasai FT-NMR gibi.
Enstrümantal
Metotlar
1920’li yıllara kadar analizlerin kütle ve hacim özelliklerine göre
yapılıyordu. Bu nedenle gravimetrik ve volumetrik analizler "klasik
yöntemler" olarak tarif edilir. Diğer yöntemlere ise (spektroskopik,
elektroanalitik ve kromatografik). "enstrümantal analiz yöntemleri"
denilmektedir. Aşağıda analitik uygulamalarda kullanılan ve çok bilinen bazı
sinyallerle bu sinyal ölçümüne dayanan analitik metotlar verilmiştir.
·
Işın Emisyonu: Emisyon spektroskopisi
(X-ışını, UV, görünür, elektron, Auger), fluoresans, fosforesans ve luminesans
(X-ışını, UV, görünür)
·
Işın Absorbsiyonu: Spektrofotometre ve
fotometre (X-ışını, UV, görünür, IR), fotoakustik spektroskopi, NMR ve ESR
·
Işın Saçılması (scattering):
Türbidimetre, nefelometre, Raman spektroskopi
·
Işın Kırılması (refraksiyon):
Refraktometre, interferometre
·
Işın Kırınımı (difraksiyon): X-ışını ve
elektron difraksiyon metotları
·
Işın Rotasyonu: Polarimetre, optik
döndürme dispersiyon, dairesel dikroizm
·
Elektrik Potansiyeli: Potansiyometre,
kronopotansiyometre
·
Elektrik Yükü: Kulometre
·
Elektrik Akımı: Polarografi, amperometre
·
Elektrik Direnci: Kondüktometre
·
Kütle/Yük Oranı: Kütle spektrometresi
·
Reaksiyon Hızı: Kinetik metotlat
·
Termal Özellikler: Termal gravimetri ve
titrimetri, diferensiyal scanning
kalorimetri, diferensiyal termal analizler, termal kondüktometrik metotlar
·
Kütle: Gravimetrik analizler
·
Hacim: Volumetrik analizler
·
Radyoaktivite: Aktivasyon ve izotopik
seyreltme metotları
Birbirine çok benzeyen
maddelerin ayrılması için yukarıda verilen yöntemlerden başka analitik ayırma
yöntemleri de vardır. Kromatografi, distilasyon, ekstraksiyon, iyon değiştirme,
fraksiyonlu kristalizasyon, ve seçimli çökeltme işlemleri çeşitli ayırma ve
saflaştırma yöntemleridir.
Enstrümantal tekniklerin
çoğu klasik yöntemler kadar hassas değildir. Karışımların analizlerinde ise enstrümantal
yöntemler daha başarılıdır. Enstrümantal veya klasik analizler için doğruluk,
uygunluk ve harcanan zaman gibi kıstaslara göre genel bir sınıflama yapılamaz.
Hatta kullanılan cihazlar yönünden bile, daha pahalı veya daha karmaşık, gibi
bir ayırım bile doğru olmaz; örneğin, gravimetrik bir analizde kullanılan
modern bir terazi bazı enstrümantal analiz cihazlarından daha karmaşık ve
pahalı bir cihazdır.
Analiz
Cihazları (Enstrümanlar)
Bir cihazın temel
kısımları çoğunlukla dördü aşmaz. Şekilde şematik olarak görüldüğü gibi bu
kısımlar:
1.
Sinyal jeneratörleri
2.
Dedektörler (giriş transduserleri)
3.
Sinyal prosesörleri (devreler ve elektrik aletleri)
4.
Veri okuma aletleri
Sinyal
Jeneratörleri
Sinyal jeneratörleri
örnekteki maddelere ait analitik sinyaller üretirler. Jeneratör örneğin kendisi
olabilir. Analitik bir terazinin sinyali tartılan örneğin kütlesidir; bir pH
metre için ise sinyal, çözeltideki hidrojen iyonlarının aktivitesidir. Diğer
cihazların çoğunda sinyal jeneratörü çok ayrıntılıdır. Örneğin, IR
Spektrofotometrede sinyal jeneratörü, ışın kaynağı, monokromatör, ışın chopperi
(kesici), ayırıcı, örnek tutucu ve ışın aftenuatörü (zayıflatıcı) gibi
kısımlardan oluşur. Diğer bazı örekler:
·
Fotometre: Tungsten lamba, cam filtre,
örnek
·
Atomik Emisyon Spektrometre: Alev,
mono-kromatör, kesici, örnek
·
Kulometre: DC kaynak, örnek
·
pH Metre: Örnek/cam elektrot
·
X-Işını Toz Difraktometre: X-ışını tüpü,
örnek
·
Renk Komparatörü: Güneş ışını, örnek
Giriş Transduserleri veya Dedektörler
Transduser bir tip sinyali başka bir sinyal tipine çeviren
bir alettir. Örneğin, ışığın ısısını elektrik voltajına çeviren termokupl bir transduserdir;
kadranlı bir barometredeki körükler basınç sinyalini mekanik bir hareket
sinyaline dönüştürürler. Enstrumental analiz cihazlarında karşılaşılan
transduserlerin pek çoğu analitik sinyalleri elektrik voltajı, akım, veya
dirence dönüştürürler; çünkü elektrik sinyalleri yükseltilebilir ve kaydedicide
çizim veya yazım şeklinde alınabilirler.
·
Fotosel: Elektrik
akımı
·
Fotomultiplier
tüp: Elektrik potansiyeli
·
Elektrotlar:
Elektrik akımı
·
Cam-kalomel
elektrolar: Elektrik potansiyeli
·
Fotoğraf
filmi: Görüntü
·
Göz: Optik
sinyal
Sinyal Prosesörleri
Sinyal prosesörü dönüştürülmüş sinyali, okuma aletine en
uygun olacak şekilde değiştirir. En fazla karşılaşılan değiştirme sinyalin
kuvvetlendirilmesidir (amplifikasyon). Bunun için sinyal 1’den büyük bir
sabitle çarpılır. İki kefeli bir analitik terazide kolun hareketi, bir gösterge
ile kuvvetlendirilmiş olarak iletilir. Bir fotoğraf filmi tarafından yapılan
kuvvetlendirme çok daha büyüktür; burada tek bir foton 1012 tane
gümüş atomu üretir. Elektrik sinyalleri de keza 106 kat veya daha
fazla kuvvetlendirilebilirler.
Elektrik sinyallerinin kuvvetlendirilmesi yanında,
zayıflatılmasına (attenuasyon) da gereksinim olur; bu durumda sinyal,
prosesörde 1 den küçük bir sabitle çarpılır, integre edilir, ayrılır, eklenir veya
çıkarılır. Bundan sonraki uygulamalarda sinyal önce alternatif akıma ve sonra
da doğru akıma çevrilerek bir standartla kıyaslama yapılabilir. Böylece akımdan
voltaja (veya tersine) bir geçiş sağlanmış olur.
Veri
Okuma Sistemi
Veri okuma sisteminde, prosesörden yükseltilerek gelen
sinyali kişinin okuyabileceği bir sinyale dönüştüren bir transduser bulunur.
Bunlar metreler, şerit kağıtlı kaydediciler, osilaskoplar, işaretli cetveller,
ve digital (rakamlı) göstergeler olabilir.
Analitik
Metot Seçimi
Problemin tanımı:
·
İstenilen doğruluk ve hassasiyet nedir?
·
Elimizdeki örnek ne kadardır?
·
Analitin konsantrasyon aralığı nedir?
·
Örnekte girişime yol açacak bileşenler nelerdir?
·
Örnek matrisinin fiziksel ve kimyasal
özellikleri nelerdir?
·
Kaç örnek analizlenecektir?
Analitik metot seçimi için sayısal kriterler:
·
Kesinlik
·
Bias (sapma)
·
Hassasiyet (duyarlılık)
·
Seçicilik
·
Algılama (detection) sınırları
·
Dinamik
aralık
(Metot seçiminde göz önüne alınabilecek diğer kriterler olarak; hız, kolaylık ve uygunluk, cihazın ve her bir örneğin maliyeti gibi özellikler sayılabilir.)
Kesinlik (Precision)
Mutlak standart sapma,
relatif standart sapma, değişme katsayısı, değişme
Analitik Metotların Kesinlik (Precision) Tanımları
Bias
Mutlak sistematik
hata, relatif sistematik hata
Bias = m - xt
m = tüm değerlerin ortalaması (population mean), xt = doğru
konsantrasyon
Örnek, belirli sayıda deneysel gözlem olarak tanımlanır; örnek,
mümkün olan en çok sayıda (sonsuz sayıda) gözlemin bir kısmıdır. (mesela 50
adedi). Sonsuz sayıdaki gözleme “population” veya “universe of data” denilir.
Hassasiyet (Sensitivity);
kalibrasyon hassasiyeti, analitik hassasiyet
kalibrasyon hassasiyeti, analitik hassasiyet
Enstrümanlar veya metotlar, analit konsantrasyonundaki küçük
farklılıkları ayırt edebilme özelliğinde olmalıdır.
Kalibrasyon hassasiyeti: Kalibrasyon eğrisinin eğimi (eğimin
dikliğiyle artar) ve ölçümlerin birbirine yakınlığı.
S = mc + Sbl
S = ölçülen sinyal, Sbl = şahitin sinyali, c =
analitin konsantrasyonu, m = kalibrasyon eğrisinin eğimi
Analitik hassasiyet = g
g
= m / Ss
Ss = sinyallerin standart sapmasıdır.
Avantajları: Amplifikasyon faktörlerine karşı hassas
değildir ve birimlerden bağımsızdır. Dezavantajları: Sinyalin standart sapması konsantrasyonla
değişir.
Seçicilik (Selectivity), seçicilik katsayısı
Uygulanan metodun örnek matrisindeki diğer maddelerden
etkilenmemesini belirten bir derecedir.
S = mAcA +
mBcB + mCcC + Sbl
S = analitik sinyal, Sbl = şahitin sinyali, cA,
cB, cC = A, B ve C konsantrasyonları, mA, mB,
cC = A, B ve C maddelerinin kalibrasyon eğrisi eğimindeki
değerleridir.
kB,A = mB/mA
kC,A = mC/mA
kB,A = B için seçicilik faktörü (A’ya göre), kC,A
= C için seçicilik faktörü (A’ya göre)
S = mA (cA
+ kB,A cB + kC,A cC) + Sbl
Algılama (Detection) Sınırları;
şahit + şahitin standart sapmasının ~3 katı
şahit + şahitin standart sapmasının ~3 katı
Bilinen bir güvenilirlik seviyesinde saptanabilen minimum
ağırlıktaki (veya konsantrasyondaki) analit miktarıdır.
Sm
= minimum ayırt edilebilen analitik sinyal,
Sm = Sbl
+ ksbl
Sbl = şahit sinyali ortalaması, k = sabit (~ 3),
sbl = şahitin mutlak standart sapması.
Sbl ve sbl
değerlerinin bulunması için 20-30 ölçme gerekir.
Dinamik Aralık
(LOQ: Limit Of Quantitative Measurement, LOL: Limit Of
Lineer Respons)
Teorik olarak absorbansın konsantrasyonla orantılı olması
gerektiği halde çoğu zaman doğrusallıktan sapmalar olur. Bu nedenle kalibrasyon
eğrilerine gereksinim vardır. Ayrıca, analizin yapıldığı zaman en az bir
standardın absorbansı tekrar ölçülerek kontrol dışı kalan değişkenlerin neden
olduğu hatalar saptanır. Eğrinin doğrusal olan kısmının kullanılması tercih
edilir; bu bölümde analitik sinyal, analitin miktarıyla doğru orantılıdır.
Dinamik aralığın üstündeki analit konsantrasyonlarında respons değerinde
yükselme görülmez.
Bir analitik metodun yararlı aralığı