Kompozitlerde Arayüz (interface in composites)

Kompozit bir malzemede daima, matris ve dispers fazların fiziksel, kimyasal veya mekanik olarak etkileştiği, gerilimi matristen takviye faza transfer eden, arayüz veya arafaz denilen bir yüzey arası bulunur. Bir kompozitte arayüz bölge, kompozitin son özelliklerini belirleyen elamanı olduğundan son derece önemlidir. Kompozitin verimli olabilmesi için fazların biraraya gelip yüzey arasında bağlanmaları gerekir. Matris-fiber etkileşimi (infiltrasyon, yük transferi, v.s.) arayüz boyunca yapılır.

Arayüz, matris ve fiber arasında yükün transferinde kuvvetli olmalı, aşındırıcı veya paslandırıcı girişini en aza indirmeli ve bağlanmanın kopmasını kontrol edebilmelidir. Arayüzün kompozitin kesilmesi, bükülgenliği, darbe direnci, kırılmanın ilerlemesi ve fiberlerin dizilişleri gibi özellikler üzerinde önemli etkileri vardır.

Arayüz çeşitli işlevlere cevap verebilmelidir; örneğin, yüzey arası kuvvetleri kontrol edebilmeli, fiber/matris arasındaki reaksiyonları engelleyebilmelidir. Bu tür fonksiyonları prosesler, fabrikasyon ve hatta yüksek sıcaklıklarda ve sert çevre koşullarında da sürdürebilmelidir.

Arayüz iki-boyutlu bir bölgedir, içinde bulunduğu hacim boyunca bir veya daha fazla parametrede farklılaşmalar (süreksizlik) meydana gelir; örneğin, elastik modül, kimyasal potansiyel, kimyasal bileşikler oluşumu, termal genleşme katsayısı bu tür parametrelerdir.

Kompozit malzemeye uygulanan yük matristen, iyi bağlanmış bir arayüz vasıtasıyla takviye malzemeye iletilir. Fiber-matris arayüzde bir kimyasal potansiyel gradienti vardır, böylece oluşan arayüz bölgenin özellikleri, her iki (fiber ve matris) elamandan farklıdır.

Arayüz çeşitli bileşimlerde ve/veya formlarda olabilir: örneğin, basit bir atomik bağlar dizisi olabilir (alumina ve saf aluminyum arasında olduğu gibi); matris/takviye malzemelerin reaksiyon ürünlerini içerebilir (aluminyum ve karbon fiberler arasındaki reaksiyonla aluminyum karbür oluşması gibi); çeşitli takviye kaplamalar olabilir (SiC monofilamentler ve titanyum matrisler arasındaki yüzey kaplamalar gibi).

Arayüzler, kompozit türleri de dikkate alındığında, çeşitli şekillerde tanımlanabilir:

·         Kompozit mikroyapının matris ve takviye malzemeleri arasında yer alan kısmıdır, takviye ve matris arasındaki teması sağlayan alandır.
·         Bir kompozitin birbirinden ayrı, fiziksel olarak farklı elemanları arasındaki sınırdır. Bazı hallerde ilave edilen ayrı bir faz bölgedir.
·         Bir arayüz bölgede, bu arayüzün iki tarafında eklenmiş elemanların yer aldığı birer arayüz, yani iki arayüz bulunur.
·         Fiberlerde cam ve sizingin karşılaştığı alandır.
·         Bir laminatta takviye ve laminatlayıcı reçinenin karşılaştığı alandır.



Şekil-36: (a) Matris ve takviye fazların çeşitli bağlanma tipleri, (b) kompozit arafazın şematik görünümü


Şekil-37: Değişik skalalarda arayüzler


Kompozitlerde, fiber-matris arayüzler tarafından işgal edilen alan çok geniştir; örneğin, büyük miktarlarda fiber hacim fraksiyonu içeren bir kompozitte 3000 m2/m3 dolayındadır. Arayüz etrafındaki matrisin özellikleri fiber tarafından modifiye edilir. Fiber/hacim  oranı 2/r ile değişir, ve arayüz bölgesinin önemi fiber çapının küçülmesiyle artar.

Nanopartikül (çap: 10-100 nm) takviyeler durumunda, çok küçük hacim fraksiyonlarında (≈ %1) kompozitin özelliklerinde çarpıcı değişikliklerle karşılaşılır.

Kompozitlerin optimum özelliklerde dizayn edilebilmesi için arayüz bölgesi ile ilgili detaylı bilgiye gereksinim vardır. Ayrıca arayüz özelliklerinin, kaplama uygulamalarla modifiye edilmesi üzerinde de durulmalıdır. Şekil-37’de, matris ve takviye fazların çeşitli bağlanma tipleri gösterilmiştir.